Tahılın Jeopolitiği: Rusya, Savaş ve Yeni Bir Düzen
Anahtar Kelimeler:
Tahıl Politikası- Gıda Güvenliği- Rusya-Ukrayna Savaşı- Korumacılık- BölgeselleşmeÖz
Uygarlık tarihinde yerleşik yaşamın ilk ehlileştirilen besini olan tahıllar, beslenmenin toplumsal yaşamın, ticaretin, sanatın ana teması olarak kullanılmışlar, üretim faaliyetinin temeli olmuşlardır. Bugün dünyada yaklaşık 9 milyar ton bitkisel üretim gerçekleşmekle birlikte bu üretimin %30-35’ini (yaklaşık 3 milyar ton) tahıllar oluşturmakta ve bu ürün grubu pek çok ülkede günlük kalori ihtiyacının önemli bir kısmını karşılamaktadır. Tarımsal alan sabit kalırken, nüfusun artması, yaşam sürelerinin uzaması, ulaşım imkanlarının çeşitlenmesi, nüfusun kolay yer değiştirebilir hale gelmesi, göç eden nüfusun bir kısmının üretim faaliyetinden çekilerek tüketici konumuna gelmesi gibi faktörler, tahıl arz ve talebi üzerinde etkili olmuştur. Gıdanın geçmişten bu yana süregelen hayati önemi, bu faktörlerdeki hızlı değişimle birlikte arttıkça tahılların kullanım alanları da çeşitlenmiş, geleneksel beslenme rollerinden farklı olarak finansal piyasalar için değerli bir metaya dönüşmüşlerdir.
Tahıl üretiminin tüm tarihsel yolculuğu içinde 21. yüzyıl diğer dönemlerden farklı olarak krizlerin kronik hale geldiği bir zamana işaret etmektedir. İklim değişikliği ve aşırı hava olayları üretimin doğasını değiştirmiş, risk unsurları fiyat dalgalanmalarını desteklemiş, 2007-2008 döneminde dünya, neredeyse en geniş çaplı gıda krizi sınavını vermiştir. Bu tarihten itibaren tahıl sektörü finans piyasaları ile daha entegre hale gelirken aynı zamanda önemli üretici ve ihracatçı ülkelerdeki siyasal, ekonomik, sosyal gelişmelere karşı duyarlılığı artmıştır.
Tüm bu hızlı değişim süreci devam ederken 2020 yılında yayılmaya başlayan Covid-19 salgını, gıda ürünlerinde yerleşik tüm algıları yerinden etmiş, tedarik zincirleri bozulmuş, gıda güvenliği dünya gündemine oturmuştur. Henüz salgın devam ederken 2022 yılı Şubat ayı sonu itibariyle baş gösteren Rusya-Ukrayna savaşı tahıl politikalarında yeni bir dönüm noktası olmuş, enerji ve tahıl üzerinden yeni bir kutuplaşma ve yeni bir düzen inşası başlamıştır.
Rusya ve Ukrayna, tahıl ürünleri açısından bakıldığında 2023/24 dönemi itibariyle dünya buğday ticaretinin %33’ünü, arpa ticaretinin %28’ini ve mısır ticaretinin %16’sını gerçekleştirmektedir. Tahıl üretimini ve ihracatını 2000’lerin başından bu yana istikrarlı bir şekilde arttıran Rusya, özellikle Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri için ekonomik ve siyasi öneme sahip olan buğdayın lider ihracatçısı durumundadır. Son 25 yıl içinde güçlendirdiği pozisyonu, dünya tahıl fiyatlarını Rusya’nın aldığı kararlar ve tedbirlere karşı hassas hale getirmiştir. Özellikle 2007-2008 krizinden bu yana gıda krizi kaygısı dünya ekonomisinin gündeminden düşmemişken pandemi ve savaşla birlikte gıda güvenliği, ulusal ve uluslararası politika belgelerinin vazgeçilmez maddesi haline gelmiş, iki önemli ihracatçı ülkenin girdiği savaş, tahılı, siyasal, ekonomik ve diplomatik bir pazarlık nesnesi, bir milli güvenlik sorunu haline getirmiştir.
Söz konusu gelişmeler ışığında bu çalışmanın amacı, 21.yüzyılın başından itibaren tahıl piyasasında gücünü pekiştiren Rusya’nın, bilhassa savaş sonrası belirginleşen baskın konumunun, gıda üzerinden küresel piyasalarda yol açtığı paradigma değişikliğinin ortaya konmasıdır. Sonuç göstermiştir ki, tahıl, beslenmenin ötesinde üretim ve ihracat potansiyelini elinde bulunduran ülkeler açısından önemli bir ekonomik ve siyasal dönüştürücü güç unsurudur. Bu güç, bugün Rusya’nın elinde, tarım ve gıda üzerinden küresel piyasa düzeninden bir kopuş eğilimini başlatmıştır. Küreselden bölgesele kayan, korumacı politikaların sesinin yükseldiği, kamusal müdahale mekanizmalarının ekonomi politikalarına yeniden davet edildiği yeni bir düzen şekillenmektedir.
İndir
Yayınlanmış
Sayı
Bölüm
Lisans
Telif Hakkı (c) 2024 Publicus

Bu çalışma Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License ile lisanslanmıştır.
Dergide yayımlanan yazılara telif ücreti ödenmez. Yayımlanan yazıların telif hakları dergiye aittir. Bununla birlikte, dergi, bilimsel içeriğe evrensel açık erişimin desteklenmesini ve geliştirilmesini gözetir. Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 (CC BY-NC-ND 4.0) Lisansına uygun olarak, bilimsel kaynak gösterme ve atıf yapma kurallarına uygun olmak şartıyla, dergide yayımlanan yazıların, ticari amaç haricinde kopyalanmasına, düzenlenmesine, dağıtılmasına ve yeniden kullanılmasına izin verir.